DTZ Pamir & Soyuer’in yayınlamış olduğu “Türkiye Gayrimenkul Pazarı 2010 4. Çeyrek -başlıklı raporda Türk ekonomisine dair bilgiler, otel ve perakende pazarlarına dair durum tespitlerinin yanında ofis pazarına yer veriliyor…
Yeni ofis arzını destekleyecek yeterli talebin var olup olmadığına dair bir açıklamanın da yer aldığı raporda, İstanbul A sınıfı ana ofis kullanıcılarının büyük çoğunluğunu finans ve sigorta sektörleri oluştursa da, gayrimenkul, kiralama ve iş faaliyetleri (hukuk, muhasebe, mali müşavir, danışmanlık,mimarlık ve mühendislik hizmetleri, reklam, vb. dahil) sektörlerindeki daha küçük ölçekli şirketlerin daha ufak ofis alanlarını talep ettiği gerçeği üzerinde duruluyor.
Halen yarı-standart ofis alanlarının küçük ofis alanlarına dair ihtiyaçlara karşılık verdiği, özellikle, Mecidiyeköy, Şişli ve Harbiye gibi merkezi alanlarda yer alan apartmandan dönüşmüş binaların uygun kentsel altyapıya sahip ofis alanları sağlayabildiği biliniyor. Kira seviyeleri hala A sınıfı ofis kiraların yaklaşık yarısı civarında olan bu binalar iyi lokasyon, daha iyi erişim imkanına da sahipler.
Rapora göre mevcut A sınıfı ofis stokunda büyük ofis alanlarının bulunması ve küçük ofis kullanıcılarının ihtiyaçları ile örtüşmemesi İstanbul ofis pazarının geleceği açısından bir ikilem doğuruyor. Bu nedenle, kurumsal ofis yatırımcılarının, küçük ve orta ölçekli firmalar için tesis yönetimi ile birlikte gerekli çalışma alanlarını sağlayabilecek daha küçük ofis alanlarını talep etmesi çözüm yolları arasında gösteriliyor.
Bir başka çözüm yolu ise yarı standart ofis binalarının modern ofis alanı ihtiyaçlarının dikkate alınarak yenilenmesi. Bu sayede, özellikle B sınıfı ofis binaları makul kira seviyelerinde elverişli çalışma mekanları sağlayabilirler.
