1750 Adetten Fazla Türkiye'nin En Güzel Villa Modelleri İçin Resme Tıklayabilirsiniz..

2002 Yılına Geri Dönerken…

Dün büyüme rakamları geldi. Rakamlar ilk 6 ay itibarıyla tatmin edici.

2002-yilina-geri-donerken

Ülke ekonomisi Ocak- Haziran döneminde yüzde 3.1 oranında büyümüş. Ancak büyümenin kaynaklarını incelediğinizde şaşırıyorsunuz. Büyümeye ihracatın katkısı yok denecek kadar az. Şirketlerin katkısı da oldukça sınırlı. Büyümeyi ‘seçimden sonra ortalık karışabilir’ diyen tüketici ve kamu harcamaları sürüklemiş. Yani ortada kayda değer bir başarı yok…

Bu nedenle bankalar ve ekonomistler yılsonu büyüme tahminlerini değiştirmedi. Herkesin ortak kanısı ülke ekonomisinin bu yıl yüzde 2.9-3 civarında büyüyeceği yönünde. Büyüme rakamları TL bazında bir anlam ifade ediyor.

Ancak büyümeyi dolar bazında değerlendirdiğiniz vakit her şey allak bullak oluyor.

KÜME DÜŞÜYORUZ

Türkiye, 2014 sonunda 800 milyar dolar gayri safi yurtiçi hâsıla ile dünyanın 18’inci büyük ekonomisine sahipti. Ancak doların TL karşısında sürekli değer kazanması yüzünden ekonomi hızla küçüldü. Eğer büyüme yılsonunda beklendiği gibi yüzde 3 olur ve döviz kuru bu seviyede kalırsa Türk ekonomisinin büyüklüğü yılsonunda 750 milyar dolara gerileyecek. Ekonomi 50 milyar dolar küçülürken, kişi başı gelir de 10 bin 440 dolardan 9 bin dolara gerileyecek. Yani adam başı 4400 lira fakirleşeceğiz!

Bu durum Türkiye’nin dünya ekonomi ligindeki sıralamasını da olumsuz etkileyecek. Türkiye bu yıl bir basamak daha gerileyecek ve dünyanın 19’uncu büyük ekonomisi olacak. Yani 3 Kasım 2002 öncesine geri dönecek!

BASİRETSİZ TÜCCAR
Peki, ama neden böyle oluyor?

Bu sorunun cevabı oldukça basit. İktidar partisi sayesinde Türkiye, ‘üretim’ yapan bir ekonomiden tüketen bir ekonomiye dönüştü. İzlenen politikalar sonrasında ülke ekonomisinin en önemli işkolu imalat sanayi değil, inşaat sektörü oldu. Kısa zamanda müthiş rant sağlayan gayrimenkul sektörünün önünü açmak için her türlü düzenleme yapıldı. Bankacılık sektörüne de ‘inşaatçıları’ destekleme talimatı verildi.

Rakamlar son derece net; 2014 sonunda 100 liralık milli gelirin 4.6 lirası inşaat sektöründen sağlandı. Buna karşın inşaat sektörü bankaların verdiği 100 TL’lik kredisinin 7.4 lirasını aldı! Buna karşın inşaat sektörünün iş ve aş konusundaki katkısı da son derece sınırlı oldu.

Evet, AKP’nin kurduğu ranta dayalı ekonomik model hızla çöküyor. Modeli ayakta tutabilmek için yurtdışından sıcak para girişine ihtiyaç var. Ak Saray’ın en büyük destekçisi Körfez ülkeleri petrol fiyatlarında yaşanan düşüş, Yemen’de devam eden çatışmalar ve sosyal yardım harcamaları yüzünden sıkıntılı günler geçiriyor. Erdoğan’ın yüzünü çevirdiği Rusya ve Çin ekonomileri ise şiddetli depremlerle sarsılıyor.

Batılı ülkeler ise demokrasiyi askıya almış ve ekonomi yönetimi konusunda da her gün çuvallayan ‘Yeni Türkiye’ye yatırım konusunda pek istekli değil.

Evet, Türkiye’nin kaderi Erdoğan’ın elinde. Ancak gerçeklere gözünü kapamış ve intikam hissiyle yanıp tutuşan bir liderin bu sorunları çözebileceğine dair umutlar her geçen gün azalıyor. Bunun faturasını ise 77 milyon ödeyecek…

Ufuk Şanlı
ufuksanli@millet.com.tr

Hakkında: SerMimar

Osmanlılarda mimarbaşı, SerMimaran-ı hassa. osmanlı hanedanının ve büyük devlet adamlarının yaptıracakları binaların projelerini yapmak ve bunların uygulanması için gerekli mimarları, teknik elemanları atamak, büyük kentlerdeki mimarları atamak, hassa mimarlarını yetiştirmek, kent ve kasabalardaki bütün mimar ve ustaların kayıtlarını tutmak SerMimar'ın görevleri arasındaydı.

Ayrıca...

“İnşaata” Dönüşüm Dopingi

“Yüzyılın Dönüşümü İstanbul” projesi, birçok ana ve yan sektöre katkı sağlayacak, ekonomiyi canlandıracak. İnşaat piyasasının …