1750 Adetten Fazla Türkiye'nin En Güzel Villa Modelleri İçin Resme Tıklayabilirsiniz..

Bağcılar’daki Medipol Mega Hastaneler Kompleksi Açıldı!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ”Şu anda sıkıysa benim vatandaşım bir hastaneye gitsin ister özel ister devlet, kapıdan geri çevrilsin, çeviremezler” dedi

bağkur, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, emekli sandığı, hastahane, Medipol, medipol hastahaneler kompleksi, Medipol Mega Hastaneler Kompleksi, Milli Eğitim, Ptt, sağlık ocakları, sağlık sistemi, şehir hastaneleri, Ssk, TÜİK, türk silahlı kuvvetleri

Başbakan Erdoğan, Bağcılar’daki Medipol Mega Hastaneler Kompleksi’nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, iktidara geldiklerinde teslim aldıkları ile şimdiki Türkiye’nin tablosunun ortada olduğunu söyledi.

Bir yandan sağlık sistemini baştan sona değiştirdiklerini, diğer yandan yeni hastaneler ve sağlık ocakları inşa ederek, mevcutları ıslah ederek, altyapıyı modernleştirdiklerini anlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

”Tüm kamu hastanelerini aynı çatı altında birleştireceğimizi söyledik yola çıkarken, hatırlayın. Gelmeden önce bakıyorsunuz, Milli Eğitim’in, PTT’nin hastanesi, yok SSK ayrı, yok Emekli Sandığı ayrı… Biz ne dedik- Biz bunların hepsini birleştireceğiz. Ne dediler- ‘Yapamazsınız’. Sendikalar karşımıza dikildi, dediler ki; ‘SSK bizimdir, yapamazsınız’. Ben de kendilerine dedim ki; ‘Yaparım, hem de bal gibi yaparım’ ve yaptık. Ne oldu- Oldu mu- Şu anda milletimize hepsi hizmet veriyor ve milletimiz istediği hastaneden hizmetini alıyor. Hatta biz daha ileri gittik. Dedik ki; özel sektör de aynı şekilde SGK ile anlaşmak suretiyle burada da yine bu hizmeti birleştirebiliriz. Birleştirelim ki, benim çiftçi Ahmet kardeşim, köylü Mehmet kardeşim, Ayşe kardeşim, o da istediği hastaneye rahatlıkla gidebilsin. Hiçbir hastane kapısı bunlara kapanmasın. Şu anda sıkıysa benim vatandaşım bir hastaneye gitsin ister özel ister devlet, kapıdan geri çevrilsin, çeviremezler. (Medipol Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı) Fahrettin Koca da çeviremez, almak zorunda. O bedelini ödeyemezse ki acil yoğunda falan böyle bir şey söz konusu değil, biz her yerde devredeyiz. Çünkü halkımızın derdiyle dertliyiz biz.”

Erdoğan, hastanelerin sadece binalarını yenilemekle kalmadıklarını, binaların içini de en modern aletlerle, yeterli sayıda personelle teçhiz ettiklerini aktararak, şunları kaydetti:

”Eskiden koğuş sistemiydi, oda sistemi değildi ama şimdi artık oda sistemine geçtik. Şimdi artık 1, 3 yataklı odalarımız var, tuvaleti, banyosu her şeyi içinde. Eskiden koğuşun değil, koridorda bir tuvalet, banyo bulabiliyordunuz. Sağlam giren hasta çıkıyordu. Böyle bir noktadaydık. Şifa bulmaya gelin insan orada daha da hastalanıyordu. Bunların hepsini aştık. Şimdi odasında buzdolabına, televizyonuna varıncaya kadar her şeyi var. Nitelikli yataklar olarak nitelendirdiğimiz yataklarla donattık. Sayısı 2002’de, biz gelmeden önce 6 bin 839’du, bugün bu rakam 39 bin 515’e ulaştı. Bütün gerçekler ortada. İnşallah birkaç yıl sonra devlet hastanelerindeki bütün yatakları bu hale getirmiş olacağız. 2002’de ultrason ne kadardı biliyor musunuz, 495 idi. Şimdi 2 bin 292. Bilgisayarlı tomografi 121 taneydi Türkiye’de, 446 şimdi. Koskoca Türkiye’de kaç MR vardı biliyor musunuz- Çok komik bir rakam söyleyeceğim 18, şimdi 303 MR cihazı var. Diyaliz cihazı 2 bin 304 idi, şimdi 4 bin 296. Buraya geldik. Bunlar da yeterli değil, daha da bunları artırmanın gayreti içindeyiz. Artık hiçbir kardeşimiz bu ihtiyaçlar için 7-8 ay, 1 yıl sonrasına randevu almayacak. Anında müdahale… İstanbul’a, Ankara’ya, şuraya buraya gitmek zorunda kalmıyor. Neredeyse hepsi yaşadıkları şehirde bu hizmetleri alıyor.”

Vatandaşların ilacını istediği her eczaneden almasına imkan sağlayacak bir sistemi de kurduklarını aktaran Erdoğan, ”Vatandaş istediği eczaneden gidip artık ilacını alabiliyor mu- Alıyor. Artık ‘bu ilaç yok, şu ilaç yok’ diye bir şey var mı- Yok, bunlar da kalktı. İşte bu, güçlü devletin, güçlü milletin işaretidir. Aile hekimliğini kurduk. Her vatandaşımızın doğduğu andan itibaren kendisinden sorumlu doktoru olmasını sağladık. Evde bakım uygulamasını hayata geçirdik. Sadece 2011 yılında 124 bin vatandaşa evinde sağlık hizmeti sunduk. Hastanelerde randevu sistemine geçerek insanımızın gece yarılarından itibaren başlayan hastane önündeki çilesini sona erdirdik. Şimdi telefonla randevunuzu alıyorsunuz, ilgili polikliniğin kapısındaki monitörden sıranın size gelmesini bekliyor ve girip muayenenizi oluyorsunuz” diye konuştu.

-Şehir hastaneleri-

Erdoğan, ”Sağlıkta köklü bir dönüşüm gerçekleşiyor” diyerek, TÜİK’in yaşam memnuniyeti araştırmasına göre, sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranının 2003’te yüzde 39.5 olduğunu, bu oranın bugün yüzde 76’ya ulaştığını söyledi.

Standartları daha da yükseltmenin, hizmet kalitesini daha da artırmanın çabası içerisinde olduklarını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

”25 ilimizde farklı alanlardaki sağlık hizmetlerinin aynı yapı içinde verildiği yeni bir modele geçiyoruz. Bu benim aslında 9 yıl önceki hayalimdi ama ne yazık ki hala bunu gerçekleştiremedik. Ama şimdi adımlarını attık. Bazı Danıştay’da vesaire engellemeler oluyor. Bunları da aşmak suretiyle süratle ihalesini yaptığımız şehir hastaneleriyle işe başlıyoruz. Bu şehir hastanelerinde artık caddede falan sedye üzerinde taşınan hasta görmeyeceksiniz. Hepsi birbirine bağlı dev şehir hastaneleri. Bunlar 750 bin, 1 milyon, 1,5 milyon metrekarelik alan gibi devasa alanlar üzerinde olacak. Gayet modern bir şekilde her şeyiyle mücehhez, ileri teknolojiyle mücehhez olan bu hastanelerimizde inşallah yatak sayımızı 43 bin 200 adet artırmış olacağız.”

Başbakan Erdoğan, 2023 yılında diğer bütün alanlarla birlikte sağlık alanında da hedeflerine ulaşacaklarını vurgulayarak, ”İstanbul’umuzda da biliyorsunuz Olimpiyat Stadı’nın yanında dev bir şehir hastanesi kuracağız. Aynı şekilde Anadolu yakasında da ikinci şehir hastanemizi de eski bildiğiniz Samandıra’daki Türk Silahlı Kuvvetlerimize ait havaalanının olduğu bölgede kuracağız. Daha sonra bir üçüncüsünü de planlamanın gayreti içindeyiz. Ama ilk etapta bunları yapalım istiyoruz” dedi.

AA

Hakkında: SerMimar

Osmanlılarda mimarbaşı, SerMimaran-ı hassa. osmanlı hanedanının ve büyük devlet adamlarının yaptıracakları binaların projelerini yapmak ve bunların uygulanması için gerekli mimarları, teknik elemanları atamak, büyük kentlerdeki mimarları atamak, hassa mimarlarını yetiştirmek, kent ve kasabalardaki bütün mimar ve ustaların kayıtlarını tutmak SerMimar'ın görevleri arasındaydı.

Ayrıca...

Türkiye’nin En Düşük ve En Yüksek Nüfusa Sahip İlçeleri

TÜİK’in nüfus istatistiklerini açıklamasıyla birlikte Türkiye’nin en düşük ve en yüksek nüfusa sahip ilçeleri de …